Türkiye’de nüfus ve sağlık araştırmasının 5 yıl aranın ardından yeniden yapılmasına olanak sağlayacak, “2024 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması Projesi”ne ilişkin işbirliği protokolü, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, TÜBİTAK, Hacettepe ve Marmara üniversiteleri arasında imzalandı.
Protokol töreninde konuşan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, nüfus yapısının tespit edilmesinin, birçok alanda atılacak adımların belirlenmesinde kritik önem taşıdığına işaret etti.
Azalan doğurganlık nedeniyle nüfus artış hızının yavaşladığını bildiren Şenel, “Küresel olarak doğumda yaşam beklentisi yükselmekte, yaşlı nüfus hem sayıca hem de toplam içindeki pay olarak artmaktadır. Bunlara ek olarak nüfusun yaşlanmasıyla birlikte ortanca yaş da yükselmekte, bazı ülkeler için dış göç nüfus eğilimleri üzerinde önemli etkilere sahip olmaktadır.” diye konuştu.
Şenel, ülkelerin demografik yapılarındaki değişimlerin, iş gücü piyasaları, sosyal güvenlik sistemleri, kamu gelir ve gider dengesi, kamu hizmetleri ve finansman ihtiyaçlarını etkilediğini söyledi. Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması’nın 1968’ten beri her 5 yılda bir yapıldığını anımsatan Şenel, bu araştırmanın 12’ncisini başlatacaklarını söyledi. Şenel, araştırmanın, başka bir veri kaynağından sağlanamayan doğum, ölüm ve göç göstergelerinin zaman içindeki değişimini, bu değişimde etkili olan faktörleri ortaya koyduğunu ve bu alanlarda geliştirilecek politika ve stratejilere yön verdiğini ifade etti.
– “Sağlık Bakanlığı için önem taşıyan bilgiler toplanacak”
Şenel, araştırmanın, TÜBİTAK’ın “Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Projelerini Destekleme Programı” (KAMAG) kapsamında Başkanlığın finansal desteğiyle gerçekleştirileceğini belirterek, “2024 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması kapsamında yaklaşık 20 bin haneyle görüşme yapılarak veri toplanacak. Araştırmayla, Türkiye’de demografik olgular hakkında bilgi sağlayarak, günümüzdeki ve gelecekteki demografik, toplumsal ve anne-çocuk sağlığına ilişkin politikaların biçimlendirilmesine ve yeni stratejilerin geliştirilmesine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Yaşamla ilgili kayıtlarda güvenilir bilgi üretmeye elverişli olmayan değişkenler için Türkiye nüfusu hakkında bilgi akışını sürdürmeyi, sürdürülebilir kalkınma stratejisi için gerekli demografi ve sağlık bilgilerinin sürekliliğini sağlamayı ve hesaplanması mümkün olan sürdürülebilir kalkınma hedefleri göstergelerini üretmeyi amaçlıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Araştırma kapsamında ele alınacak konulara da işaret eden Şenel, 5 yaş altı çocuklarda büyüme geriliği, kötü beslenme alışkanlığı, obezite yaygınlığı, aile planlaması ihtiyacının karşılanma durumu, herkes için yaşam boyu öğrenim fırsatlarının yaygınlığı, erken çocukluk gelişimi endeksi, 20-24 yaş grubunda olup 18 yaşından önce evlenmiş kadınların oranı, gebeliği önleyici yöntem kullanımı, doğumları bir kamu kurumu tarafından tescil edilen 5 yaş altı çocukların oranı gibi verilerin de elde edileceğini söyledi.
Şenel, Sağlık Bakanlığı için önem taşıyan doğum öncesi bakım, doğum hizmetleri, doğum sonrası bakım, aşı ve anne çocuk sağlığı gibi konular hakkında bilgi toplanacağını da bildirerek, “Ülkemiz, coğrafi konumu ve sosyoekonomik gelişmişlik düzeyi nedeniyle yoğun düzensiz göçle karşı karşıya kalarak, 2015’ten bu yana dünyada en fazla sığınmacı bulunduran ülke konumuna gelmiştir. Bu konuda ülke olarak yabancıların sosyal, ekonomik ve kültürel hayata uyumlarını desteklemeye çalışıyoruz, kanıta dayalı, bütüncül, etkin ve sürdürülebilir bir göç yönetimini sağlamayı hedefliyoruz.” dedi.
“Yürütme Komitesi oluşturuyoruz”
Son yıllarda Türkiye’nin nüfus doğurganlık hızının giderek düştüğüne, 2023 verilerine göre 1,51 seviyesine kadar indiğine ve yaşlı nüfusun da giderek arttığına dikkati çeken Şenel, “Doğurganlığın azalması ve nüfusun yaşlanması, iş gücü piyasamız, kalkınma potansiyelimiz ve ülkemizin uzun vadeli refahı üzerinde baskı oluşturmaktadır. Kalkınma hızının yavaşlamasını önlemek ve daha dinç, dirençli bir toplumsal yapıyı korumak için sağlıklı ve dinamik nüfus yapımızın sürdürülmesi önemlidir. Türkiye, sürdürülebilir kalkınmasını desteklemek için hem toplumsal yapıda güçlü bir bütünlük hem de ekonomik ilerlemede iyi bir ivme sağlayan etkin bir nüfus politikasına büyük önem vermektedir.” diye konuştu.
Şenel, genç ve dinamik nüfus yapısının sürdürülebilmesinin önemine işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Etkin eğitim politikalarıyla nüfusun kapasitesinin geliştirilmesini, nitelikli iş gücü olarak ekonomiye katkısını artırmayı hedefliyoruz. Aile bütünlüğünün korunmasının yanı sıra kadının toplumdaki rolünün güçlendirilmesi de önemsiyoruz. Bu bağlamda, kadınların çalışma hayatında sürdürülebilir bir rol alabilmeleri için aile içinde kadına yüklenen sorumlulukların paylaşılmasına yönelik politikalar uygulamaktayız. Güçlü aileleri destekleyerek ve demografik zorlukları etkili kalkınma politikalarıyla ele alarak gelecek nesillerimiz için daha sürdürülebilir gelecek inşa edeceğiz. Bu amaçla etkin politikaların geliştirilmesi ve uygulanmasında bilimsel araştırmaların rolü büyüktür.”
Araştırmanın, doğurganlık ile sağlıklı ve aktif yaşlanma konularında politika yapıcılara öneriler sunması bakımından da özel öneme sahip olduğunu belirten Şenel, “Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması’nın ilgili kurumlarla işbirliği çerçevesinde yürütülmesini teminen bir Yönlendirme Komitesi oluşturuyoruz. Bu komite, Strateji ve Bütçe Başkanlığı başkanlığında, Aile ve Sosyal Hizmetler, Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıkları, Türkiye İstatistik Kurumu, TÜBİTAK, Göç İdaresi Başkanlığı, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı, Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü, Marmara Üniversitesi Nüfus ve Sosyal Politikalar Uygulama ve Araştırma Merkezi temsilcilerinden oluşacak.” değerlendirmesinde bulundu.
“Yapay zekanın da sürece dahil edilmesi faydalı olacak”
TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal da burada yaptığı konuşmada, nüfus verilerinin öneminin giderek arttığını söyledi. Yapay zekanın da bu sürece dahil edilmesinin faydalı olacağına işaret eden Mandal, “Bu çalışmanın 2008’den itibaren araştırma boyutu ön planda olduğu için bu süreç, TÜBİTAK Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Projelerini Destekleme Programı kapsamında yürütülüyor.” dedi.
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Cahit Güran da araştırmadan çıkacak sonuçların bu alandaki politika önceliklerini ortaya çıkaracağını söyledi. Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt da araştırmayla temel demografik verilerin güncelleneceğini ve politikaların da bu veriler ışığında ele alınacağını kaydetti.
Opmerkingen